Gağlarken gağlarken kuzlamak.
Gallede zeyti olmamak.
Garip yiğit.
Gâvura kén edip oruç yemek.
Gafılın kadaya uğramak.
Geçmesin nasipten.
Gelin yüklü, kız nişannılı, karı Allah Allah diyor.
Gel git akıllı.
Geldiği yer şen, gittiği yer harap.
Geldi geldisi.
Gel ases beni tut.
Gece etmek.
Gayretini gütmek.
Gâvur gelini gibi.
Gâvur evine kap bırakır gibi.
Gitti gelmez, yitti bulunmaz.
Gitti ağalar, paşalar; itlere kaldı köşeler.
Gidişmiyen yerini kaşımak.
Gideceğim Antep, yiyeceğim pekmez.
Gıcı gibi.
Getir bana Hıdırellezi, sana göstereyim yazı.
Gereğe gerekmez için.
Gelmez yanını geliştirmek.
Gıcık vermek.
Gönderici gitmek.
Gönül indirmek.
Gönül alçaklığiyle.
Gönlüm yoktur vermiye, un sererim örmiye.
Gönlü büyük.
Gömgöv zengin olmak.
Gölge hoplatmak.
Gölge hoplamak.
Gök gürlemeden «Allah Allah» dememek.
Gördüğü günden geri kalmak.
Göt ister.
Göt dokuşturmak.
Göt atmak.
Göt altına gitmek.
Görmez yanından.
Gör ki.
Göre kapa almak.
...gördüm amma sana selâm olsun.
Götüne kına yakmak.
Götüne gircivik girmek (düşmek).
Götüne çir yapışmamak.
Götü hesabına almak (bir kimseyi).
Götünde haylan kabağı, éle verir sabağı.
Götümden çıkmış bana yüzgeçlik öğretiyor.
Götü çulda, gözü beylikte.
Götü açık.
Göt oynatan kuş gibi.
Götünde balta sapı doğrulur.
Götünü yırtmak, başına geçirmek.
Gövdesinde bir çiğnem sakız.
Götüyle köy yıkmak.
Götü urup nö.
Götünü yere koymamak (birisinin).
Götünün halkası çıkmak.
Götüne yel kaçmak.
Götüne yamamak.
Gözünde bir çapak (şafak) var.
Gözü küllü.
Gözü kara.
Gözü dar.
Gözü bozarmak.
Göz gevheri dökmek.
Gözdağı çekmek.
Göz ayırmak.
Gövdesinde can olmamak.
Göz kuyruğiyle.
Gözünün kökü ağarmak.
Gözünün kirişi kırılmak.
Gözünün ıldığı yere basmak.
Gözünün çayırını açmak.
Gözünü kırmak.
Gözüne bit düşmüş gibi.
Gözüne almak.
Gözünde uçmak.
Gözünü kör komak (etmek).
Gözü tutmak.
Gün geymek.
Gün geçtiğinden bellisiz.
Günde bir eni ölmek.
Gün aşmak.
Gözyaşı, barun sümüğü.
Gözü sergimek.
Gözü oynamak.
Gözünün pamuk yüklü deveyi göreceği olmamak.
Gün görmemiş hacıya dönmek.
Günü mü, çaba mı?
Gün vermek.