Oturağına kayim.
Oynadı, güldü yerini buldu.
Oysaki.
Oyun oldu ot bitti.
Ödünç arasına su mu giriyor?
Öfeleyip dökmek.
Öğüdünü özünden almış.
Öğünme çördük, seni de gördük.
Öküz öldü, kanı sındı.
Ölçüp dökmek.
Öleceğim sağ yanım yere gelecek.
Ölmüş eşek arıyor ki nalını söke (çeke).
Ölü bizim, Allah rahmet eylesin.
Ölüm Allah'ın emri.
Ölü götüne dönmüş.
Ölüp dirilip yapmak.
Ölüsü gününde, tavuğu pininde.
Ömrünü gününü yemek.
Öndüç ödeştirmek.
Öneğe gelmek.
Önü kavurga kavuruyor; arkası harman savuruyor.
Önüne geleni kapar; ardına geleni teper.
Öpüş çalmak.
Övünü tayını bellisiz.
Özü dövmemek.
Pabucuna taş kaçmak.
Pabucunun teki bir yerde kalmak.
Pafpafcıya (peştalaya) yarım ekmek, o da karnını doyurmaz.
Pamuk yansın, keyif olsun.
Paran börgünü (böğrünü) mü deliyor?
Parayı çangala çalmak.
Parayı paraya verin, parayı araya vermeyin.
Parlak göstermek.
Parmağım kör gözüne.
Parmak arasından bırakmak (bir kimseyi).
Parmak sayısı (hesabı) göstermek.
Pay edene pay kalmamak.
Pazarlık görmek.
Pençik fermanı.
Peştamal ıslandı.