Antebin taşı havara, al borca yaz duvara.
Anteplinin ikisi bir yere çok; birisi az.
Apır sapır söylemek
Aptal dili dökmek.
Aralarından iğne, biz geçmiyor.
Aramakla bulunmaz meğer ki rasgele.
Arasada bir yalan söyledim; kalaltında beni inandırdılar.
Arasada dilenir, kalaltında sadaka (zekât) verir.
Arasat dellâlı.
Araya vermek.
Ardından (arkasından) gelmek.
Ardında, urgunda yürünmez (gidilmez).
Ardı urgunu mu bastırdı?
Arefesi bayram etmez.
Arının inine çöp dürtmek.
Arfa turfa.
Arık altından tarla bağışlamak.
Armut ağzıma, sapı bir yana.
Arı satmış; namusu dellâla vermiş.
Arkanı dönersen taş (yumruk) vuran çok olur.
Arkanızı unutmayın.
Armut piş, ağzıma düş, sapı sende ayrı düş!
Arpa ekmeğini yer; şecaatten geri kalmaz.
Arpalı buğdalı.
Arpa mısın, buğda mısın.
Arsan kars.
Aşağı koysan pas olur, yukarı koysan is olur.
Ar satan.
Artık eksik helâl et.
Âşığa yara, hastaya kara salasın.
Aşı pişmiş, ekmeği olmuş.
Aş pişti; kaşık üstüne dikildi.
Aş yesem kaşığımda çıkar.
Aş deliye kaldı.
Aşığını boyamak.
Atam bilir atasını, ben bilirim ötesini.
Ateş olsa oylumunca (yer) yakar.
Atın yerine eşek bağlamak.
Atı görmek.
Atif ütüf.